Celil Çalış – Toprağın Adamı

ŞEKER PANCARI SADECE ŞEKER DEĞİLDİR.

Şeker Pancarı 2024 yılı kampanya dönemi yaklaşık 5-6 aylık yoğun tarımın, emeğin ve yüksek maliyetli masrafların yapıldığı üretim sürecinin sonuna gelindi. Üretim zahmeti, don, dolu, kuraklık, hastalık riski, yabancı ot mücadelesi, haşere mücadelesi sonrasında kampanya dönemlerine peş peşe kurbanlar keserek dualar edilerek başladı. Üreticilerimizin el emeği göz nuru ülkemizin önemli katma değerlerinden biri olan şeker pancarı hasadı sonrası yoğun 100-120 günlük bir süreyi üreticisinden hasat edenine, yükleyicisinden nakliyecisine, fabrikasından çalışanına hep birlikte heyecanı yaşayıp bereketli bir sezon olması için emeklerimizi ortaya koyacağız. Sonuçta her işte olduğu gibi kazananlar olacak, biz kazananın üretici ve şeker sanayisi olması tarafındayız. Çoğu zaman olduğu gibi aldım sattım şunu kazandım yerine emek ve yatırımın kazanmasını istiyoruz. 

Şeker pancarı, üreticilerin hem gelirini artıran hem de istihdam sağlayan bir bitkidir. Şeker pancarı; tarımı sağladığı yüksek katma değer, yan ürünlerin hayvan yemi olma ve tarımda sağladığı istihdam özelliğiyle üretim bölgesinden kente göçün hızını kesen, üreticimize ve ülkemize en faydalı ve alternatifi olmayan,  olmasaydı icadı gereken bir bitkidir. Şeker pancarı bazı yıllar farklı ürünlerde yüksek katma değer sağlansa da tarla bitkileri içerisinde en kazançlı bitki olmanın yanında münavebenin en kontrollü uygulandığı tarım topraklarının sürdürülebilirliği açısından en kıymetli bitkidir.

Paris iklim anlaşması ve ülkeler bazında karbon ayak izinin tartışılmadan öte geçip uygulama çalışmalarının artık dünya liderlerinin üst düzey toplantılarda konuştukları ve imzaların atıldığı dönemlere girdik. Enerjide dışa bağımlılığı azaltacak hidrolik enerjinin yanında nükleer enerji, güneş enerjisi, rüzgâr enerjisi ile ülkeler kendi kendine yete bilirliğin ötesinde enerji ticareti teknoloji, yazılım ve savunma sanayii hamlelerini baş döndürücü şekilde çeşitlendirerek yapmaktalar. Tarımsal üretimde kendine yeterliliğin yanında biyoyakıtların önem kazandığı günümüzde, 2020-2021-2022 yıllarında dünyayı terbiye eden Covid-19 salgınında; alkol üretimi, maya üretimi ve birçok yan ürünü ile şeker fabrikalarını dolayısı ile şeker pancarı yetiştiriciliğinin stratejik önemini düne göre daha da anlaşılır hale getirmişti. Neymiş? Şeker pancarı sadece şeker değilmiş.

Ülkemizin Ege – Batı Karadeniz – Doğu Karadeniz – Akdeniz ve Güneydoğu bölgeleri haricinde kalan bütün sulanır alanlarında tarımı yapılan şeker pancarı Anadolu’nun vazgeçilmez en önemli bitkisidir. Gece gündüz sıcaklık farkının şeker kalitesine (polar) direk etkisi ile Orta Anadolu alternatifsiz bir üretim bölgesi olmuştur. Tarımda münavebenin, planlı üretimin ve sulu tarımın öncüsü, münavebe sistemi ile yapılan şeker pancarı tarımı, iyi bakımlı bir tarla bıraktığından kendisinden sonra yetiştirilecek ürünlerde verim artışı sağlamaktadır. Nitekim bu verim artışı buğdayda yüzde 20’ye kadar yükseldiği görülmektedir.

Bir dekarının fotosentez yoluyla havaya verdiği oksijen, 6 kişinin bir yılda tükettiği oksijene eşdeğer olup, aynı orman alanından 3 kat fazla oksijen üretmesi ile çevre dostu endüstri bitkisidir. Sağladığı katma değerle, gayri safi milli hâsılaya 3 milyar dolar şeker değeri, 200 milyon dolar melas değeri, 200 milyon dolar küspe değeri olmak üzere yaklaşık 3,5 milyar dolar sanayi değeri katkı sağlar.  1 dekarında yaklaşık 10 işgücü istihdam sağlar.  Toplam şeker pancarı için fabrikalar tarafından çiftçiye ödenen para yaklaşık 1,5 milyar dolar, çiftçinin şeker pancarı için giderler toplamı 1 milyar dolardır.

Şeker pancarı üretiminde 1998 yılından sonra kota sistemi uygulanmaya başlanmıştır. Şeker pancarı ve şeker politikası 2001 yılında yürürlüğe giren 4634 sayılı Şeker Kanunu ile düzenlenmiştir. Üretimde kota uygulaması bu kanunla da sürdürülmekte ve üretim yazılı sözleşme hükümlerine göre yapılmaktadır.

Şeker Kanunu`nun 3. maddesine göre; “Şeker üretimi ve arzında istikrarı sağlamak amacıyla pazarlanacak şeker miktarı, sakaroz kökenli ve diğer şekerler için ayrı ayrı olmak üzere şeker türlerine göre, gerektiğinde dönemsel olarak kotalar ile belirlenir. Nişasta kökenli şekerler için belirlenecek toplam A kotası, ülke toplam A kotasının yüzde 10`unu geçemez. Bakanlar Kurulu bu oranı, Kurumun görüşünü alarak yüzde 50`sine kadar artırmaya, yüzde 50`sine kadar eksiltmeye yetkilidir”.

Mevcut Kanun kapsamında faaliyet gösteren tüm şeker şirketleri, Şeker Kurulunca kendilerine tahsis edilen kotalara göre üretim programı yapmaktadır. Son 10 yıllık dönemde Bakanlar Kurulu NBŞ kotasını yüzde 25-50 oranında artırmıştı. Mevcut kanunda bile AB ortalamalarının çok üzerinde üretim kotası verilen NBŞ`lerin kotasının daha da artırılmasının pancar şekeri sanayi ve pancar üreticilerini olumsuz yönde etkilemektedir. NBŞ kotası 2019-2020 üretim sezonunda yüzde 50 azaltılmıştır. Buna göre ülke toplam A kotasının yüzde 5’inden, yüzde 2,5’ine düşürülerek 67.500 ton olarak belirlenmiştir. Şeker pancarında yeterli üretim imkânı ve ortada net kaliteli üretim vardır. NBŞ kotalarının 2023 yılında olduğu gibi 2024 yılında da 2020 yılında belirlenen oranda devam edecek olup, şeker pancarı üretimi ve şeker sanayii açısından doğru bir karardır.  Ancak 2 milyon 632 bin ton şeker üretimi yapamazsak NBŞ kotası ve ithalat sopası tehdit olarak beklemektedir. 2023 yılında rekor şeker pancarı üretimi ve elde edilen rekor şeker üretimi kadar olmasa da 2024 yılında da yeterli şeker pancarı üretimi sonrası şeker üretilecektir.

”Akıl, bir işin sonunu düşünmektir. Yani kârını, zararını çok iyi hesap ederek bir işe girişmektir. Çünkü son pişmanlık para etmeyecektir. Ve “ah keşke” sözleri, akılsızlığın neticesidir.” diyor rahmetli Necmettin ERBAKAN Hoca.

Dünyada şekerin yüzde 76,1`si kamıştan, yüzde 23.9`i pancardan üretilmiş olup, dünya şeker borsa fiyatlarını ticarete egemen olan düşük maliyetli kamış şekeri belirlemektedir. Dünyanın en büyük şeker üreticisi Brezilya olup dünya üretimindeki payı yüzde 22`nin üzerindedir. Bu ülkeyi yüzde 16`lık payla Hindistan ve yüzde 8`lik payla Çin takip etmektedir. Türkiye yüzde 1,3`lük payla 15. sırada yer almaktadır.

Dünya şeker üretimi 2021 yılında 173 milyon ton üretim, 174 milyon ton tüketim olarak gerçekleşmiştir. Dünya şeker üretiminin 132/173 % 76 sı 11 ülkede gerçekleşmektedir. Buna rağmen ticarete konu Brezilya, Hindistan, Tayland, Avustralya dış satım gerçekleştirmekte, diğer üretimler genelde iç tüketimde kullanılmaktadır.

 ÜLKESİŞEKER ÜRETİMİ (Milyon Ton)
1BREZİLYA37
2HİNDİSTAN31
3AB ÜLKELERİ14
4ÇİN11
5TAYLAND7,8
6ABD7,6
7MEKSİKA6,1
8PAKİSTAN5,5
9RUSYA5,2
10AVUSTRALYA4,27
11TÜRKİYE3,2
TOPLAM 132,67

Türkiye 15 Türk Şeker, 18 Kooperatif ve özel sektör olmak üzere 33 şeker fabrikası ile üretim yapmaktadır.

Türkiye`de şeker pancarı üretimini özetlersek; 2000 yılında 18 milyon 759 bin ton olan şeker pancarı üretimi 2016 yılında 14 milyon tona gerilemiştir. 2019 yılında 16 milyon tona yükseltilebilmiştir. 2020 yılında 23 milyon ton ile Cumhuriyet tarihinin üretim rekoruna ulaşılmıştır. 2023 yılında Cumhuriyetin 100. Yılında rekor yenilenmiş, 25 milyon 200 ton şeker pancarı üretilmiştir. Buna karşılık aynı dönemde hektar başına verim 45,9 tondan 68,5 tona yükselmiştir. Ülkemizde Şeker Pancarı üreticisi çiftçi aile sayısı 450 binden 130 binlere düşmüştür. Bunun sebebi sadece göç veya başka istihdam alanlarının oluşturulması değil, üretim ve karlılık anlamında Pankobirlik’in yoğun çabasına rağmen, şeker pancarı üreticisinin rekabet şartlarının zorlaştırılmasıdır. Ayrıca günümüz koşullarında teknoloji üretimde önemli yer almış, makinalı tarım yaygınlaşmış, insan iş gücü azalmıştır.

Türkiye`de şeker pancarı üretimi 2023 yılında 380 bin hektar alanda yaklaşık 25,2 milyon ton şeker pancarı üretimi gerçekleşmiş olup hedeflenen 2,7 milyon ton şeker üretimi hedeflenirken 600-650 bin ton şeker fazla üretilmiştir. 380 bin hektar Şeker pancarı üretim alanından 50 bin hektar Konya Şeker, 35 bin hektar Ilgın+Ereğli hinterlandında olup, Ayrıca Konya üretim alanlarında diğer özel şeker fabrikalarına 15 bin hektar şeker pancarı ekimi gerçekleştirmektedir. Türkiye ekiliş alanının bölge şeker fabrikaları % 25, başka şeker fabrikalarına % 5 olmak üzere % 30 ’unu oluşturmaktadır. Buna karşılık Şeker pancarı üretiminin yüzde 35‘ini, şeker üretiminin yüzde 40’ını Konya bölgesinden karşılanmaktadır. Şeker pancarı verimi Türkiye ortalaması dekara 5,4 ton iken Konya bölgesinde 7 tondur. Kalite olarak Türkiye ortalaması 15.5 polar iken, Konya bölgesi 17 polardır. Bu değerlendirmeler gösteriyor ki; Şeker pancarı, Konya Ovası’nın endemik bir bitkisidir.

Konya, şeker pancarı üretim alanları özelleşen şeker fabrikalarının sözleşmeli üretim kıskacına girmiş, bölgesinde bulunan 4 şeker fabrikası yanında üretim diğer fabrikalara kaymaya devam etmektedir. 2023 yılında Konya bölgesinde üretilen şeker pancarlarından yaklaşık 1milyon 500 bin ton diğer fabrikalarda işlem görmüştür. 2024 yılında alınan önlemlerle Konya bölgesinde üretilen şeker pancarlarının diğer bölgelerdeki şeker fabrikalarına taşınarak işlenmesi bir miktar azalma beklense de yine de azımsanmayacak bir miktar şeker pancarı Konya ovasında üretilip, diğer bölgelerdeki şeker fabrikalarında işlenecektir.

Bu miktar şeker pancarının taşıma maliyetini düşünürsek maliyete etkisi görülecektir. Ayrıca bölgemizde yaşanan su sıkıntısı göze alındığında başka bölgelerin şeker fabrikalarına üretilen şeker pancarının bölgemizin gayri safi hasılasına ve sanayisine verdiği zararın telafisini bölgemizi yönetenlerin ve temsil edenlerin düşünmesi gereken bir konu ve sonuç olduğunu düşünüyorum. Diğer şeker fabrikalarına şeker pancarı üretimi bölgemizde yapılmaması gerektiği halde yapılacaksa, bölge şeker fabrikaları ve Pankobirlik denetiminde yapılması gerekmektedir. Ortada gezen fahiş fiyat ve birçok müdahil firma ve şahısların yanlış veya art niyetli tutumu ile üreticilerimizin bir yıllık emeği, göz nuru ortada telef olmakta ve canı yanmaktadır.

2020 yılında rekor şeker pancarı üretimi sonrası elde edilen karlılığın alternatif ürünlere göre azalması, özellikle özel şeker fabrikaları başta olmak üzere nakliye, fire gibi üreticiyi zorda bırakan yaklaşımlar üreticinin şeker pancarından uzaklaşmasına neden oldu.  2021 yılında ekiliş alanında % 15’lik bir azalış oldu.  2021 yılında 300 bin hektar ekiliş alanından 17 milyon ton şeker pancarı üretimi, 2,5 milyon ton şeker üretimi gerçekleşti 2022 yılında 298 bin hektar alanda 18 milyon ton şeker pancarı üretimi, 2.5 milyon ton şeker üretimi gerçekleşti. 2023 yılında 380 bin hektar alanda 25.2 milyon tok şeker pancarı, 3.33 milyon ton şeker üretimi gerçekleşti. 2024 yılında ekiliş alanı 2023 yılına göre azalarak 340 bin hektarda üretim gerçekleşti ve 22.5 milyon ton şeker pancarı 3.2 milyon ton şeker üretimi tahmin edilmektedir. 2024 yılında ekiliş alanı düşmesine rağmen iklim koşulları, hastalık zararlıların popülasyon üzeri tehdit oluşturmaması verim artışını sağlayacaktır.

Şeker pancarı kolay yetiştirilen bir ürün değil. Çiftçi pancarı bin bir meşakkatle yetiştiriyor. Şeker pancarı sökümü sonrası tarla seçimiyle başlayan hazırlık çalışmaları sonucunda nisan döneminde ekimi yapılıyor. Sonra da 6 ay boyunca yoğun tarım ve ilgiyle yetiştiriliyor. Çiftçinin bu emeği ve alın terinin doğru değerlendirilmesi ve karşılık bulması gerekir.

2022 yılında Şeker pancarı fiyatı 16 polar şeker pancarı 1450 TL/Ton dan işlem görmüş, her polar artışı ton başına 87.5 TL artış uygulandı.Açıklanan fiyatlar ve üretime olumlu etki yapan iklim koşulları şeker pancarı üreticisinin motivasyonu arttırılmıştır. Yansıması 2023 yılında Cumhuriyet tarihinin rekor ekiliş alanı, şeker pancarı ve şeker üretimi gerçekleşerek, 2023 yılında 380 bin hektar alanda yaklaşık 25,2 milyon ton şeker pancarı üretimi gerçekleşmiş olup hedeflenen 2,7 milyon ton şeker üretimi hedeflenirken 600-650 bin ton şeker fazla üretilmiştir. 2023 yılında 16 polar şeker pancarı 1750 TL/Ton + 105 TL kota tamamlama bedeli ile 1850 TL/Ton dan işlem görmüş, her polar artışına ton başına 105 TL artış uygulanmıştır.

2024 yılı için 24 Eylül 2024 günü Türk Şeker tarafından açıklanan 16 polar şeker pancarı 2262 TL/Ton +113 TL kota tamamlama bedeli ile 2375 TL/ Ton işlem değeri,  her polara 141 TL/Ton artış uygulanacaktır. Açıklanan fiyatlar beklenen düzeyde olup sürdürülebilir üretim için şeker pancarı üreticisi için memnuniyet vericidir. Diğer tarla bitkilerinde istenilen karlılık elde edilemediğinden 2025 yılında şeker pancarı ekimi için ciddi talep ve artış olacağı görülmektedir.

Aynı dönemde gübre, tohum, mazot, zirai ilaç ve elektrik fiyatlarına gelen artışlar üreticinin maliyet yükünü artırmıştır.Yaptığımız hesaplamalara göre önceki yıllarda şeker pancarı üretimindeki toplam masrafların yarısı enerji giderlerini oluşturmaktayken mazot, gübre tohum, ilaç enerjiyle yarışır hale geldi. Enerjimi ucuzladı, diğer giderler mi çok arttı başka bir başlık açılarak tartışılması gereken konu ancak kısacası enerji ucuzlamadı diğer girdilerde maliyet çok yükseldi bunu hep birlikte yaşıyoruz.

Çiftçinin pancar bedellerini karşılayacak olan şeker fabrikalarıdır. Şeker fabrikaları ürettikleri şekerden kazanmaları gerekir ki çiftçinin ihtiyacını yeterli ve zamanında karşılayabilsin. Hem şeker pancarı üretiminde hem de şeker fiyatlarında istikrar ve sürdürülebilirliğin sağlanması gerekir.  Üretici merkezli tüketici korumalı yaklaşımımızda elbette sanayicinin de karlılığı ve sürdürülebilir bir üretim yapmasını sağlayacak gelir gider dengesinin ve dahi karlılığının sağlanması gerekir.

Şeker fabrikaları karlılığı sağlayamazsa ne olur? Türk Şeker görev zararı yazabilir. Özel sektör ben oynamıyorum diyebilir. Kooperatiflerin zararını kim karşılayacak?  Onlar bu işi nasıl devam ettirecek? Tabi ki üretici zarar edecek, üreticinin geleceğine yazılacak.

Tüketiciyi korumanın, üreticiyi korumadan geçtiği daima göz önünde bulundurulmalıdır. Arz güvenliğinin olmadığı bir ortamda tüketicinin korunmasından ve gıda güvenliğinden bahsedilmesi işin edebi yanıdır. Şeker üzerinden işlem yapan imalat sanayisi 2021-2022 yılında tedarikte çok ciddi sıkıntı yaşamıştır. Bu sıkıntının sebebi sadece 20221 yılında 100 bin ton eksik üretilen şeker değil elbet. Yüksek enflasyon ve dalgalı fiyat politikasında ortaya çıkan fahiş fiyatların zorladığı imalat sektörünü fiyatlardan çok tedarik zorluğu canından bezdirdi desek abartmış olmayız. İmalat sektörünün en önemli sıkıntısı Türk Şekerin açıkladığı fiyatlardan şeker alabilmek. Maliyet yüksekse de isyan yok, Türk Şeker ticarete konu fiyat ile imalat sektörü ve tüketicinin karşısına çıkmalı. TMO’nun un ve yem sektöründeki uyguladığı sübvanse benzeri bir destekleme uygulanabilir, uygulanamıyorsa da Türk Şeker piyasada alım satım yapılacak fiyatları açıklamalıdır. Hem Türk Şeker, hem Kooperatif Fabrikaları, hemde özel şeker fabrikalarını açıklanan fiyatlar bağlamalıdır. Ancak 2023 yılında üretim yapıldıktan sonra Türk şekerin yaptığı fiyat indirimi özellikle kooperatif fabrikaları olmak üzere özel şeker fabrikalarını da zorda bırakmış karlılığını ve gelecek planlarını olumsuz etkilemiştir. Tüm bu sebeplerle tüketiciyi ve üreticiyi koruma rolünün dengelenmesi ve psikolojik sınırların ötesinde gerçekçi yaklaşımlar ortaya koymamız gerekir.

Şeker pancarı, Tarım Orman Bakanlığı’nda tarımsal üretim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nda sanayi ürünü, Ticaret Bakanlığı’nda ticaret ve iktisat, Sağlık Bakanlığı’nda da halk sağlığı açısından ciddiyet ve hassasiyetle ele alınmalıdır. Gelecek nesillere kullanılabilir toprak ve su kaynağı bırakmanın yanında sağlıklı besin tüketimi alışkanlıkları bırakılmalıdır. Çevre ile birlikte ‘Gıda Güvenliği’nin Milli Eğitim Bakanlığı’nca da tüm eğitim kurumlarında temel ders olarak müfredata alınmasında geç bile kaldık.

Ağzımızın tadı bozulmasın.

#topragınadamı

Celil Çalış

1973 Yılında Konya/Kadınhanı ilçesinde doğan Celil ÇALIŞ, Konya Çumra Ziraat Meslek Lisesinden 1992 yılında mezun olduktan sonra Tarım ve Köy işleri Bakanlığı Erzurum / Çat İlçe Müdürlüğünde Ziraat Teknisyeni olarak göreve başladı. Sırasıyla Antalya / Elmalı, Antalya /Alanya ve Konya İl Tarım Müdürlüklerinde değişik kademelerde görev yaptı.

Previous Post
Next Post

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir