Yükselen Değer; LİSANSLI DEPOCULUK
Lisanslı depoculuk sistemi, bugün itibarıyla birçok gelişmiş ülkede başarıyla uygulanmakta. Lisanslı depoculuk sisteminin uygulandığı ülkelerin tarımsal üretiminde, ticaretinde, istihdamında, dünya ile rekabetinde, milli gelire katkısında ve buna bağlı olarak vergi hasılatında çok büyük artışlar sağladığı görülmüş ve devletler özel sektörü teşvik ve desteklemelerine devam etmektedir.
Sistemi kuramayan ülkeler ise bu sistemi kuran gelişmiş ülkelerin ikincil pazarı haline gelmekte, tarım ürünlerinin üretim ve ticaretinden aldığı pay gittikçe azalmaktadır. Türkiye, bulunduğu jeopolitik konumu gereği uluslararası buğday ticaretinde kilit noktasındadır. Unutmamak gerekir ki Türkiye’deki buğday sektörünün hayal edilen geleceğe taşımak için kalite, standart, verim, lisanslı depoculuk, ürün borsacılığı ve vadeli işlemler gibi başlıklar tarımsal ticaretin ana başlıklarını oluşturmaktadır.
Dünyada tarımsal üretim kadar tarımsal ticaret de artık küresel politikaları etkileyecek düzeye gelmiş, sonraki yılların üretimini “tarımsal ticaretteki değerleme” belirler olmuştur. Bundaki en büyük aktörler ise küresel düzeyde finans çevreleriyle çalışan borsalardır. Tarımsal üretimin ve ticaretin ulusal boyutu aşıp küresel ölçekte düşünülmesi gereken bir olgu olduğu günümüzde, organize piyasalar olan borsalarımızın da küreselleşmesi kaçınılmaz bir sonuç olarak karşımızdadır.
Geride kalan yıllarda gümrük vergilerinin tam hasat zamanında açıklanması, hububat hasadının Çukurova ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yapılıp ürün fiyatının serbest piyasada belirlendikten sonra fiyat açıklanmıştı. Orta Anadolu başta olmak üzere Marmara ve Doğu Anadolu Bölgesi hububat üreticileri zorda kalmıştı. Konya’mızın övünç kaynaklarından birisi olan Konya Ticaret Borsası o dönemde aldığı önlemler ile sadece Konya değil 500-600 km mesafelerden ürününü Konya’ya getirerek bölgesinden daha yüksek değerlendiren üreticilerin ümidi olmuş, takdirini kazanmıştır. Ayrıca kurulan Borsa Konya ile üreticilerimiz ve tarımsal ticaret esnafımız dünya ticaretine enteğre edilmiştir. Sadece ticaretin veya üreticinin değil her ikisinin mutluluk ve kazancı için sürekli gelişim halinde olan Konya Ticaret Borsamızla gurur duyduğumu belirtmek isterim.
Tüketiciyi kollamak ve üreticinin zarar görmesini engellemek için lisanslı depoculukla ilgili yatırımları 2-3 kat artırarak fiyat istikrarını yakalayabiliriz. Yarın öbür gün ‘şunun fiyatı arttı’ dememek için fiyat istikrarını sağlamalıyız.
Ürünler Yatım Aracına Dönüşüyor
Tarım ürünleri üreticileri açısından kolay pazarlanabilen, iyi muhafaza edilen ve nakliye masrafları en aza indirilmiş bir sistemle istikrarlı ve daha yüksek bir gelir seviyesi elde edilmesi, yatırımcılar için dövize, altına, hisse senedine, faize ve benzerlerine alternatif yeni bir yatırım aracı sağlanması, ürün ticareti ile uğraşan tacir ve sanayicilerimizce kalitesi bilimsel kriterlere göre belirlenmiş ve fiyat istikrarı sağlanmış ürünlerin kolayca temininin yolu açılmıştır. Tarım ürünlerinin, fizikî mal ve numune gösterilmesine ve teslimine gerek olmaksızın ürün senetleri veya elektronik ürün senetleri aracılığıyla ticaretinin yapılması, standardı belirlenmiş ürün ve lisanslı depo sistemiyle tarım ürünlerinde vadeli işlem ve opsiyon piyasalarına geçilmesi, ürün depolanması, bankacılık ve sigorta sektörü açısından yeni iş alanlarının oluşturulmasının yanı sıra, Ülkemizin Orta Doğu, Balkanlar, Türk Cumhuriyetler ve Asya coğrafyasındaki tarım ürünleri ticaretinde de önemli rol üstlenmesi ve pay sahibi olması hedeflenmiştir.
Lisanslı Depoculukta Konya Zirvede
Piyasaların gelişmesi için Lisanslı Depoculuk Sistemi için en önemli ilk adım olarak 2005 yılında yasa çalışması yapılmıştır. 2005 ve 2009 yılları arasında herhangi bir süreç gelişimi olmamıştır. Gelinen noktada 2020 Mayıs ayı itibariyle, kuruluş izni verilen 208 lisanslı depo işlemesinin kuruluş kapasitesi 16 milyon 717 bin ton olup lisans alan 91 işletme 4 milyon 800 bin ton kapasite ile faaliyetine başlamıştır. Alınan lisansın 4.73 milyon tonunu aşan miktarla hububat oluşturmaktadır.
Çiftçinin ürettiği ürüne değer katan lisanslı depoculuk sistemi ülkemizde hızla gelişme göstermiştir. Devletimizin verdiği teşvik ve desteklerin yanında Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) alımlarını lisanslı depolar üzerinden yapacağını açıklamasından sonra tüm Türkiye’de olduğu gibi, Konya bölgesinde de lisanslı depoculuk gelişmiş ve yaygınlaşmıştır. Konya da bu açıdan örnek bir il konumundadır. Konya, Karaman, Aksaray bölgelerinde toplam 1 milyon 560 bin ton lisanslı depo hizmet vermektedir. Yakın zamanda bitecek yeni yatırımlarla birlikte Konya bölgesinde lisanslı depo kapasitesi 2.1 milyon tona ulaşacaktır. Lisanslı depolardan üretici, tüccar, sanayici ve devlet fayda sağlamaktadır. En büyük faydayı da çiftçilerimiz görmektedir. Lisanlı depo ile çiftçinin alın terine sahip çıkılmakta ve ürünler yatırım aracına dönüşmektedir.
Lisanslı depoculuk sistemi fiyat istikrarı gibi çok önemli bir işlevi yerine getiriyor. Tarımın geleceğini bu tür yenilikçi yaklaşımlardadır. Konya’nın sahip olduğu ağırlıklı olarak hububatlar gibi stoklanabilir ürünlerden oluşan üretim deseni, endüstriyel niteliği bağlamında tarımsal sanayinin de katma değer yaratacak diğer unsurların da başlangıç noktası olmuştur. Hem önemli bir ihtiyaç noktası olması hem de yeni finansman olanakları yaratması bağlamında en çok öne çıkan başlıklardan biri lisanslı depoculuktur. Lisanslı depoculuk sistemi fiyat istikrarı gibi çok önemli bir işlevi yerine getiriyor. Bilindiği gibi gıda enflasyonun yüksekliği kadar oynaklığı da bizim için önemli bir sorun. Bu sorunu çözebilmek de ancak bu tür enstrümanlarla mümkün olabiliyor. Depoya bırakılan ürün karşılığında üretilen Elektornik Ürün Senedi (ELÜS) ürüne hukuki açıdan kanıtlanabilirlik ve haliyle de teminat niteliği kazandırıyor. Üreticimiz de hasat dönemi biriken ödemelerini karşılamak için ürünü düşük fiyattan satmaya mahkûm olmayacaktır.
Lisanslı Depolar Cazip Oluyor
TMO randevulu sistemle çalışılacak, Çukurova’da devam eden, Güneydoğu Anadolu’da hasad arefesine gelinen bu yılki hububat alımlarını Ramazan Bayramı sonrası 260 noktada ve anlaşmalı olduğu 125 lisanslı depoda gerçekleşeceğini duyurmuştur. Üreticilerimizin lisanslı depoları kullanmaları menfaatlerine olacaktır. Nitekim lisanslı depolara ürün teslim edilmesi halinde; %2 stopaj, %2 SGK prim kesintisi muafiyeti, 25 TL/Ton nakliye desteği (750 TL’ye kadar), araç başına 25 TL analiz desteği, depo kira ücreti desteğinin yanında T.C. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerinden ürün bedelinin %75’ine kadar sıfır (%0) faizli 9 ay vadeli kredi kullanma imkânı (5 milyon TL’ye kadar) ile peşin ödeme gibi avantajlar mevcuttur. Bu uygulama ürününün değerini bulmadığını düşünen üreticilerimiz için önemli bir imkandır.
“Kolun mu kırıldı? Üzülme, belki Allah sana kanat verecek.” diyor, Mevlana
Lisanslı depoculuk, üreticinin ve tarımsal ticaret erbabının tutunacağı dal, onu yükseltecek bir kanatır. Bu kanada iyi tutunalım.
Tarımsal üretimde ürün değerlendirmesi, bazı ürünlerde fırsatçılığa üretici aleyhine açık olup zaman zaman Devlet yönetimi tüketiciyi koruma adına stokçuluğu önlemek adına aldığı önlemlerde depolama ile stoklamayı karıştırabilmekte, tarımsal ticaret değerlenmesi zarar görebilmektedir. Her durumun kanuni ve şeffaf olduğu lisanslı depoculuk stokçuluğun gündem dışı kalacağı, tüm yılı ve gelecek yıllardaki arz talep dengesini planlayacak bir sistem olarak vazgeçilmezimiz olacaktır.
1,5 milyar insanın yaşadığı coğrafyanın tam ortasında, bereketli topraklar üzerinde yer alan Türkiye’nin gittikçe büyüyen dünya pazarında daha etkin ve yüksek pay sahibi olması için; “Ürettiğiniz değil sattığınız mal sizindir. ” diyor Konya Ticaret Borsası Başkanımız Hüseyin ÇEVİK.
#toprağınadamı